9 Şubat 2012 Perşembe

SAYFA 60 ETKİNLİK 6 ÇOCUK BESLENMESİ

Ben FAS'lı bir çocuğun annesiyim. Doğundan sonra bebeğimin FAS'lı olduğunu öğrendiğimde beynimden vurulmuşa döndüm. Alkol yüzünden. Şişenin içinde masumca duran ama benim bebeğimi mahveden alkol yüzünden. Ben gülüp eğlenirken onu karnımda yaşadığı andan itibaren böyle bir hayata mecbur ettim. O, karnımdaki tekmeleri belki "Anne yeter içme" diye attı, bense o şarap kadehini mutluluk kadehi olarak gördüm. hayata tutunamıyordum, buna gücüm yoktu. Şu anda bu dediğime acıyla gülüyorum, bebeğim kucağımda uyuyor. Bebeğim mi uyuyor, vicdan azabım mı? Benim gücüm onun kokusu olmalıydı, koklamaya doyamadığım bebek kokusu.. Birtek benim hissedebildiğim o koku benim gücüm olmalıydı işte.. Benim dünyalardan daha tatlı bir bebeğim vardı. Onun için tutunmalıydım hayata. Her sıkıntıda o şişeye baktım oysa bebeğimin yatacağı yatağa bakıp hayaller kurmalıydım. Onun tekmeleri beni yaşamak için sürüklemeliydi. Onu hiç haketmediği bu hayata mecbur ettim. Bunu en çok güveneceği insan yaptı ona. Annesi yaptı. Şimdi bir daha içmeyeceğim desem ne fayda. Ona bu kötülüğü yaptıktan sonra mı söz verdim? Ama belki bu da birşeydir. Herşeyi anladığı yaşa gelince nasıl bakıcam rahatça yüzüne? Nasıl öğütler vericem ona, böyle kötü şeylerden uzak dur diye? Onun ne suçu vardı? Ben nasıl bir anneyim? Bu nasıl bir vicdan azabı? Büyüdükçe insanlar onu değil beni küçünseyecek aslında. O hep kırılacak. Ona olan annelik görevimi daha en başından yapamadım. Ama bu sınavı hayat boyu ona destek olarak vereceğim. Benim evimi o şişeler değil, bebeğimin - Güzel Kızımın - oyuncakları süslemeliydi. Benim yanlışlarımın bedelini sen çekiyorsun canım kızım.
Belki bana anne demek bile içinden gelmez ama annen seni çok seviyor prensesim.
Beni herşeye rağmen affet.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder